3 Ağustos 2016 Çarşamba

yeraltı ırmakları: mehmet çetin

                                                                                                didar şensoy hatırasına
(...)

X.
işte, en yenilgisiz yerinde alınlarının
çocuklarımızı öldürtmeyeceğiz çağrısı
çığlığımıza yüreklerini ödeyen anaların


bildirgesi ve eşkâli birağızdan şarkılaşan
sevgi armağanı cesaret akışı ırmağımız
meclis önlerinde kanatılan o yaramız
son söz görkemini yitirmedi ağzında
serbest bırakılmazsa çocuklarımız
ancak ölümü alırsınız burdan
diyen sesimiz
ateşkessizliğimiz 
eylemince akmaktır bu ırmak
konuş, bayrak açtı saflara sesin
yenilgiye hayır diyen gözbebeğimiz
aşkın sonsuzluğuna savurduğun ki o
eline yakışan mızrak olan şu kalbimiz
bulur anadenizini ardınsıra ırmaklaşarak

aşka armağan kalıp gün olur ki ölürse insan
peru cephesi filistin sürgünü kmer ağrısı
kavganın gösterişsiz doruk çiçeği işte o
rehin ömre karşı koyan direnme çağrısı
komünar biriktiriyor yine çok barikat
yüzyıl önceden ayaklanan yürekle
ardısıra şarkılar akıyor ülke ülke
aşkı bu sularda biriktirenler
cesaret: acınızdan kalkın ayağa
yaraları almasın onu kalbimizden
solsun hükümranın zulüm günü artık
göğsünüzün sıcağını adayın son ağrısına
ancak kuş konmazsa dalından düşer yaprak
yıkacaktır bastille'i didar didar akan bu ırmak

konuş ey son hükmü veren partizanı aşkın
cesaret, dedin: acılarınızdan kalkın ayağa
solsun hükümranın zulüm günü artık

çökme yüreklere kurşun olma öyle ağır
ak ırmağını: dağları tutan paryaların çağrısını
ak: bir akşamüstü akdeniz'de gün yanmasını

beyaz örtüsüne karanfil düşen tabut
omzundan geçerken acısından halkın
nabzı atsın hazırlasın kendisini
bu ağrıya artık bu sarsıntıya toprak
akacak yeraltı ırmağı barikatları aşarak

akacak yeraltı ırmağı barikatları aşarak
yalansız ve ölüm telaşsız bir yüreklilikle
biraz da vedâ etmek midir böyle gitmek

işte, adınla taçlandırdığın yürüyüşlerde
alnınca apak başörtüleriyle akranların
o sıkılı yumrukları temmuz kadar sıcak
binler..ülke ülke omuzdaşın döğüşenler
istanbul uğurluyor seni güz karanfillerle

asla avunmasın ağrımız söyleşeceğiz daha
akacak yeraltı ırmağı barikatları aşarak
elbet ki hükümranın günü de solacak

daha unutmak yok nasıl kanadı yaramız
düşebilir başımız bir anne ellerine
sevgili göğsüne düşebilir ansız
daha çok aşık olmak var
tetik dursun
menzil mermisi kalbimiz
yine alkım açar gök yanar kurşun
yakışınca çocuklara geçeceğiz ölümü
katlanmak illâki dayanmak gerek diye
yenilmesin kedere tetik dursun kalbimiz

elbet ki hükümranın günü de solar

kanadıysak çok karanfil çok şafak
kahreden ahları külettiysek artık
yitirilen oğul.. kardeş.. kızların
anıları yanına döğüşen annenin
adını yazdıysak ey didar.. didar
sar yaranı ey kesik damar yas yok
elbet ki hükümranın günü de solar

sar yaranı ey kesik damar yas yok

ki avunmasın ağrılar söyleşeceğiz daha
gözbebeği diye ateşe kansın gözlerimiz
aksın yeraltı ırmakları içdenizimize
öyle kesin daha döğüşeceğiz
tetik dursun kalbimiz


elbet ki hükümranın günü de solar

mehmet çetin

Hiç yorum yok: