14 Şubat 2014 Cuma

Dilim yine sürçtü: Ali Zülfikar


Baskının bir dayatması da olsa, hegemon bir dili konuşurken bile, kendi dilinin etkisiyle tonlar, ifadeler ve kendini ortaya koyar. Bu yüzden hepimiz Mehmet Çetin gibi kekemece konuşuruz..

ALİ ZÜLFİKAR

İnsan, bir tılsımın eseridir. Bu, annesinin derinliklerinden gelen kokusunu tüm bedeninde hissetmesiyle ilintilidir. Onunla kopmaz bağlar, sarsılmaz iletişimler kurması da bundandır. Tüm insani duyguların mimarı olan anne kucağı, iletişimin köprülerini örer. Ellerinin buram buram kokusu, yaşamın gözeneklerini kıpır kıpır coşturur. Bazen ağlarken, hatta sevinirken yahut hıçkıra hıçkıra söverken dahi, annesinden öğrendiklerinin bile farkına varmadan kendi varlığını kabul ettirir. Bazen soluduklarıyla duygulanır, açlıklarıyla sızılanır. Bazen de sevdiklerini kırmak olsa sonunda, bir davranış kültürü olarak karşımıza çıkar. Bu onun anadilidir.