9 Mart 2009 Pazartesi

Dahil Olmak Mı, Müdahil Olmak Mı?: Mehmet Çetin

Hayatın şiire, şiirin hayata dahi olmasını C. Süreya’dan bugüne nasıl anlıyor ve anlamlandırıyoruz bilemiyorum ama kişisel kanaatim, soru ve sorunun burada ‘dahil’ olmaktan çok müdahil olmayı hak ve talep ettiğidir. Yani, C.Süreya’nın ‘dahil’ oluşa dair önermesinin ‘sormaca’ya kazandırılması daha çok ‘müdahil’ olmakla mümkün gibi görünüyor. Yoksa sorun indirgenmiş anlamıyla sadece ‘dahil’ olmaksa, evet, 2007’de şair de, şiir de hayata, hayat da şiire her zamankinden daha fazla dahil olmuştur belki.
Hem de gürül gürül! Yani bayrağı kapan kapana..


Öncelikle bunu açık açık söylemek gerekiyor.

1 Mart 2009 Pazar

''Alofa'': mehmet çetin








“Bu dünya soğuyacak,
yıldızların arasında bir yıldız,
hem de en ufacıklarından,
mavi kadifede bir yıldız zerresi yani,
yani, bu koskocaman dünyamız

Bu dünya soğuyacak günün birinde,
hatta bir buz yığını
yahut ölü bi bulut gibi de değil,
boş bir ceviz gibi yuvarlanacak
zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız.

Şimdiden çekilecek acısı bunun,
duyulacak mahzunluğu şimdiden.
Böylesine sevilecek dünya
"Yaşadım" diyebilmek için...“
Nâzım Hikmet



Amsterdam’a bahar geldi..
Bahar henüz gelmeden, Zekeriya geliyor Amsterdam’a.Türkiye’de, doğduğu kent dışında başka bir kenti dahi göremeden, henüz 18 yaşındayken, Hollanda’ya iltica etmek zoruna kalıyor. İltica süreci başka bir macera ama kış günlerinde Amsterdam’a vardığı için mi, hem soğuktan hem de yabancılık çektiği kent yaşamı nedeniyle hatırı sayılır şaşkınlıklar yaşıyor. Ama, Akdeniz sıcağından gelen Zekeriya, kış günlerinde çok üşüdüğü için baharın gelmesini sabırsızlıkla bekliyor. Sonunda sökün eden bahar günleriyle birlikte, başka bir şaşkınlığı da yaşıyor. Çünkü, kış günlerinde buz tutmuş kanalları özel ‘yol’ sanan Zekeriya, bahar ile birlikte buzlar çözülüp, yüzlerce su kanalıyla karşı karşıya kalınca..