5 Aralık 2018 Çarşamba

ÖMRÜMDE YILLAR KADAR YAR SEVDİM: Mehmet Çetin

S.Ali'in sayfa sayfa -ve hayli farklı- hikayelerden oluşan bu yaşayış/tanıklıklarının okura sunulmsı kuşkusuz ki anlamlı.. ya, kimi soruları da başlığa çıkar mıyor mu bu çalışma.. kabul; bu sayfalar sere serpe bir içtenlik, gülümseyiş ya da ansız bir gözyaşı sağnağı gibi, insanın en dolaysız yüzüyle yüz yüze getiriyor bizi.. ne ki, bu sırada bir tedirginliğin oluşmaya başladığı da yadsınamıyor, bu mektuplar gerçekten yayınlanmalı mıydı.. hepsi mi..    

     Her şeyin başı yaşamak dedi, içeriden seslenirken: Kim bilir dışarısı nasıldır, dedi iççekiş gibi bir İstanbul özlemiyle; Köprüde ıslak kaldırımlarda kadın iskarpinleri sekiyordur... Yağmurun sisi altında şirket vapurları siyah dumanlar çıkarıyordur. Ve herhalde meydanlardaki çukurları bej rengi sular doldurmaktadır. Ah, dışarısı kimbilir nasıldır... dedi tutsağın yaşama tutkusuyla, ve bu duruş biçimiyle tanımladı yaşamını, aşkla..
     Yaşamı insanın aşkhaliydi..